Web sitesi simgesi Xpert.Dijital

Kişi başı 175 paketten 3.870 pakete: Robotlar Amazon'da nasıl bir verimlilik patlaması yaratıyor?

Kişi başı 175 paketten 3.870 pakete: Robotlar Amazon'da nasıl bir verimlilik patlaması yaratıyor?

Kişi başı 175 paketten 3.870 pakete: Robotlar Amazon'da nasıl bir üretkenlik patlaması yaratıyor? – Yaratıcı görsel: Xpert.Digital

Amazon ve robot devrimi: Bir milyon makine iş dünyasını değiştiriyor

### Amazon'un robot ordusu büyüyor: 1 milyon makine – bunun çalışanlar için anlamı ### Yeni patron olarak yapay zeka: Neden robotlar artık Amazon ve Shopify'da kararları veriyor ### İşler tehlikede mi? Amazon'un robot devrimi Almanya'ya doğru ilerliyor – bilmeniz gerekenler ### Sadece depo işinden fazlası: Amazon'un süper yapay zekası "DeepFleet" bir milyon robotu nasıl yönetiyor ###

Robotlar geliyor, işler aynı mı kalıyor? Amazon, 700.000 çalışanını yapay zeka geleceğine nasıl hazırlıyor?

Bu haber, iş ve teknoloji dünyasında büyük bir şok etkisi yarattı: Amazon, lojistik merkezlerindeki aktif robot sayısı için bir milyon sınırını aştı. Bu etkileyici sayı, yaklaşık 1,5 milyonluk insan iş gücüne tehlikeli bir şekilde yaklaşıyor ve otomasyonda geri dönüşü olmayan bir dönüm noktasını işaret ediyor. Tüm robot filosu için akıllı bir trafik yönetim sistemi görevi gören "DeepFleet" adlı gelişmiş bir üretken yapay zeka tarafından kontrol edilen bu makineler artık insanlarla birlikte değil, giderek daha yakın bir şekilde çalışıyor – hatta onların yerini alıyor.

Ancak bu teknolojik dönüm noktası, Amazon depolarının çok ötesine uzanan acil bir soruyu gündeme getiriyor: Bu, milyonlarca işin sonunun başlangıcı mı, yoksa insanlar ve makineler arasında yeni bir iş birliği döneminin başlangıcı mı? Bir yandan, benzeri görülmemiş verimlilik artışları, çalışanların fiziksel olarak zorlu görevlerden kurtulması ve bakım ve programlama alanlarında yeni, yüksek vasıflı işlerin yaratılması söz konusu. Diğer yandan, konum başına iş sayısında gözle görülür bir azalma ve tüm meslek gruplarının otomasyon dalgası altında ezileceğine dair artan endişeler var.

Ancak yalnızca Amazon'a odaklanmak çok dar bir bakış açısı. E-ticaret devinin yaklaşımı, tüm ekonomiyi etkisi altına alan bir gelişimin taslağı niteliğinde. Shopify gibi şirketler, yapay zeka becerilerini çalışanları için temel bir gereklilik haline getirerek, dönüşümün lojistikle sınırlı olmadığını kanıtlıyor. Alman ekonomisi, özellikle de dijitalleşmeyi hedefleyen lojistik sektörü için Amazon'un gelişimi açık bir işaret: Yapay zeka devrimi artık uzak bir gelecek vizyonu değil, tam da burada ve şimdi gerçekleşiyor. Bu değişim, çalışanların, şirketlerin ve toplumun işin geleceğine acilen odaklanmasını gerektiriyor.

Amazon'un bir milyon robot hedefi ne anlama geliyor?

Amazon dikkat çekici bir dönüm noktasına ulaştı: E-ticaret devinin dünya çapındaki 300'den fazla lojistik merkezinde artık bir milyondan fazla robot çalışıyor. Bu sayı, halihazırda yaklaşık 1,56 milyon olan insan çalışan sayısına yaklaşıyor. Bir milyonuncu robot, yakın zamanda Japonya'daki bir lojistik merkezinde hizmete girerek tedarik zinciri otomasyonunda bir dönüm noktası oluşturdu.

Amazon'un Kiva Systems'ı satın aldığı 2012'deki ilk robot dağıtımından bu yana, robotik dünyası kökten değişti. Basit raf yükleyicileri olarak başlayan süreç, artık çeşitli robot türlerinden oluşan karmaşık bir ekosisteme dönüştü. Bu makineler, ağır yükleri taşımaktan müşteri siparişlerini depolar arasında otonom olarak taşımaya kadar çeşitli görevleri yerine getiriyor.

DeepFleet AI sistemi nasıl çalışır?

Bu yeni dönemin merkezinde, Amazon'un "milyonlarca depo şeridi için akıllı bir trafik ışığı" olarak tanımladığı üretken bir yapay zeka modeli olan DeepFleet yer alıyor. Mal hareketlerine ilişkin kapsamlı dahili verilerle eğitilen bu Foundation modeli, tüm robot filosunun hareketlerini gerçek zamanlı olarak koordine ediyor.

DeepFleet, bir dil modeline benzer şekilde çalışır ve bir sonraki cümleyi önceki kelimelere dayanarak oluşturur. Ancak kelimeler yerine, depodaki mevcut duruma uygun hareket kalıpları oluşturur. Sistem, robotlar için sürekli olarak optimize edilmiş rotalar hesaplayarak depo alanlarındaki yoğunluğu önler ve seyahat sürelerini yaklaşık yüzde on azaltır. Amazon Robotics Başkan Yardımcısı Scott Dresser, bunu katı kurallar yerine sürekli olarak daha verimli rotalar belirleyen akıllı bir trafik yönetim sistemine benzetiyor.

Amazon depolarında hangi farklı tipte robotlar çalışıyor?

Amazon depolarındaki robot çeşitliliği etkileyici. Hercules robotu, 570 kilograma kadar ağırlıktaki rafları taşıyabiliyor ve zemindeki QR kodlarını kullanarak hareket edebiliyor. Pegasus robotu ise geleneksel konveyör bantlarının yerini alıyor ve tek tek paketleri doğrudan ilgili gönderim noktalarına taşıyor.

Özellikle dikkat çekenlerden biri, Amazon'un insan çalışanlar arasında güvenli bir şekilde hareket edebilen ilk tamamen otonom robotu Proteus. Diğer mobil robotların aksine, ayrı çalışma alanlarıyla sınırlı kalmayıp, lojistik merkezlerinin açık alanlarında da çalışabiliyor.

Sparrow, Cardinal ve Robin robotik kolları hassas tutma ve ayırma görevlerini yerine getirir. Sparrow, yapay zeka ve bilgisayarlı görüş kullanarak 200 milyondan fazla farklı ürünü işleyebilir. Cardinal, 23 kilograma kadar ağırlığa sahip paketleri kaldırıp taşıma arabalarına hassas bir şekilde yerleştirir. Son olarak, Sequoia sistemi, Louisiana, Shreveport'taki en yeni tesisinde 30 milyondan fazla ürünü barındırabilen çok katlı bir depolama sistemidir.

Amazon çalışanlarının işi nasıl değişiyor?

Otomasyon, iş gücü için hem fırsatlar hem de zorluklar getiriyor. Amazon, robotların öncelikle ağır ve tekrarlayan görevleri üstlendiğini vurguluyor. Shreveport'taki yeni yüksek teknolojili lojistik merkezinde, güvenilirlik, bakım ve mühendislik alanlarındaki çalışanlara olan ihtiyaç %30 arttı.

Şirkete göre, 700.000'den fazla çalışan yeni roller için yeniden eğitildi. Bu eğitim programları, robotik bakım gibi teknik alanlardan tamamen ilgisiz eğitimlere kadar uzanıyor. Amazon, BT desteğinden kamyon şoförü eğitimine kadar uzanan sürekli eğitim programlarına çalışan başına 4.500 avroya kadar yatırım yapıyor.

Yeni işler farklı beceriler gerektiriyor. Ağır paketleri kaldırmak yerine, çalışanlar artık karmaşık robotik sistemleri izliyor, bakım çalışmaları gerçekleştiriyor veya yapay zeka destekli süreçleri programlıyor. İş istasyonları daha ergonomik olarak tasarlandı çünkü robotlar, çalışanların depoda yürümesini gerektirmek yerine ürünleri doğrudan çalışanlara getiriyor.

İstihdam üzerindeki genel etkiler nelerdir?

Yeni işlere yapılan vurguya rağmen, işten çıkarmaların gerçekliği hâlâ ortada. Amazon şubesi başına düşen ortalama çalışan sayısı, 2020'de 1.000'in hemen altındayken 2024'te yaklaşık 670'e düştü. Wall Street Journal'a göre bu, 16 yılın en düşük istihdam oranı.

CEO Andy Jassy, ​​şirket içi bir yazışmasıyla, yapay zekanın yaygınlaşmasının, özellikle geleneksel idari, müşteri hizmetleri ve geliştirici rollerinde kaçınılmaz olarak işten çıkarmalara yol açacağını açıkça belirtti. Amazon şu anda çeşitli ofis görevlerini otomatikleştirmek üzere tasarlanmış 1.000'den fazla dahili yapay zeka uygulaması geliştiriyor.

Çalışan başına verimlilik önemli ölçüde arttı: 2015 yılında çalışan başına yılda yaklaşık 175 paket gönderilirken, bugün bu sayı 3.870 civarında. Amazon'un küresel teslimatlarının yaklaşık %75'i artık bir şekilde robotlar tarafından destekleniyor.

 

Önerimiz: 🌍 Sınırsız erişim 🔗 Ağ bağlantılı 🌐 Çok dilli 💪 Güçlü satışlar: 💡 Stratejiyle özgün 🚀 Yenilik buluşuyor 🧠 Sezgi

Çubuklardan Küresel: KOBİ'ler akıllı bir strateji ile dünya pazarını fethetiyor – Resim: Xpert.digital

Bir şirketin dijital varlığının başarısını belirlediği bir zamanda, zorluk bu varlığın nasıl özgün, bireysel ve geniş kapsamlı hale getirileceğidir. Xpert.Digital, kendisini bir endüstri merkezi, bir blog ve bir marka elçisi arasında bir kesişim noktası olarak konumlandıran yenilikçi bir çözüm sunuyor. İletişim ve satış kanallarının avantajlarını tek platformda birleştirerek 18 farklı dilde yayın yapılmasına olanak sağlar. Ortak portallarla yapılan işbirliği ve Google Haberler'de makale yayınlama olanağı ve yaklaşık 8.000 gazeteci ve okuyucudan oluşan bir basın dağıtım listesi, içeriğin erişimini ve görünürlüğünü en üst düzeye çıkarıyor. Bu, dış satış ve pazarlamada (SMarketing) önemli bir faktörü temsil eder.

Bununla ilgili daha fazla bilgiyi burada bulabilirsiniz:

 

Robotlar, Yapay Zeka ve İşin Geleceği

Hangi sektörler ve meslek grupları özellikle risk altında?

Yakın tarihli bir Pew araştırması, fabrika çalışanlarının yapay zeka ve robotik alanındaki gelişmelere karşı özellikle savunmasız olduğunu ortaya koyuyor. Diğer çalışmalar da bu eğilimi doğruluyor: Ifo Enstitüsü, Alman şirketlerinin %27,1'inin önümüzdeki beş yıl içinde yapay zeka ile ilgili işten çıkarmalar beklediğini ortaya koydu. Üretim sektörü özellikle etkileniyor ve şirketlerin %37,3'ü olumsuz istihdam etkileri öngörüyor.

Lojistiğin yanı sıra, muhasebe, müşteri hizmetleri ve veri işleme alanlarındaki işler özellikle risk altındadır. Net kurallarla tanımlanabilen rutin görevler giderek daha fazla yapay zeka sistemleri tarafından devralınabilmektedir. Matematikçiler, muhasebeciler ve idari personel özellikle baskı altındadır.

Diğer şirketler yapay zeka devrimine nasıl tepki veriyor?

Amazon bu gelişmede yalnız değil. Shopify CEO'su Tobi Lütke daha da radikal bir politika ortaya koydu: Ekiplerin yeni çalışanlar işe almasına izin verilmeden önce, yapay zekanın görevleri devralamayacağını kanıtlamaları gerekiyor. Lütke, şirket içi bir yazışmasıyla, "Yaratıcı yapay zeka kullanımı artık Shopify'da temel bir varsayım," diye açıkladı.

Kanadalı e-ticaret sağlayıcısı, yapay zeka becerilerini tüm çalışanlar için ön koşul haline getirdi. Lütke'nin net mesajı, bugün yapay zeka kullanmayanlara yarın ihtiyaç duyulmayacağı yönünde. Şirket, yapay zeka destekli süreçlere daha fazla odaklanmak için iş gücünün yüzde 20'sini işten çıkardı ve iş birimlerini sattı.

Diğer teknoloji devleri de bu eğilimi takip ediyor. Microsoft, Google ve diğer birçok şirket son yıllarda büyük çaplı işten çıkarmalar gerçekleştirdi. Layoffs.fyi'ye göre, dünya çapında 551 şirket, çoğu yapay zeka kullanımının bir parçası olarak, 2024 yılına kadar yaklaşık 153.000 kişiyi işten çıkardı.

Bu gelişme Alman ekonomisi için ne anlama geliyor?

Alman lojistik sektörü, yapay zekanın yaygınlaştırılmasında öncü bir rol üstleniyor. Lojistik şirketlerinin %22'si halihazırda yapay zeka kullanıyor ve %26'sı da kullanımını planlıyor veya tartışıyor. Sektör, kendisini dijitalleşmenin öncüsü olarak görüyor ve otomasyon teknolojilerine büyük yatırımlar yapıyor.

Alman şirketleri de ABD'dekilere benzer kesintiler bekliyor. Fraunhofer Enstitüsü, rota planlama ve talep tahmininden otomatik yük planlamasına kadar lojistikte yapay zeka için çok sayıda uygulama alanı belirledi. Navigasyon için optik desenler kullanan ve yapay zeka destekli ses kontrolü sağlayan nakliye robotları halihazırda test ediliyor.

Otomasyonla hangi yeni işler yaratılacak?

Geleneksel alanlardaki işten çıkarmalara rağmen, yeni kariyer alanları da ortaya çıkıyor. Amazon, LinkedIn'de şimdiden 500 robotik iş ilanı yayınladı. Robotik teknisyenleri, yapay zeka uzmanları, veri analistleri ve sistem entegratörleri arıyorlar.

Yeni işler genellikle daha yüksek nitelikler gerektirmekle birlikte, daha iyi ücretler ve daha ilgi çekici görevler de sunuyor. Monoton montaj hattı işleri yerine, çalışanlar karmaşık sistemleri izliyor, verileri analiz ediyor veya otomatik süreçler için iyileştirmeler geliştiriyor.

Amazon, dünya çapında 700.000'den fazla çalışanını bu yeni roller için eğitiyor. Şirket, robotik bakımdan sektörle tamamen alakasız eğitimlere kadar çeşitli eğitim programlarına milyarlarca dolar yatırım yapıyor. Amaç, çalışanlarına Amazon dışında da kariyer olanakları açmak.

Depo lojistiğinin geleceği nasıl görünüyor?

Gelişmeler açıkça tam otomasyona doğru ilerliyor. Amazon halihazırda insansı robotları test ediyor ve robot sistemleri için ses kontrolü üzerinde çalışıyor. Sadece birkaç yıl içinde robotlar, depolardaki fiziksel işlerin çoğunu devralabilir.

Shreveport'taki yeni lojistik merkezi, bu geleceğin bir örneğini sunuyor. Geleneksel tesislere kıyasla on kat daha fazla robot kullanan merkez, lojistiğin nasıl kökten değişeceğini gözler önüne seriyor. Çalışanlar artık makinelere karşı değil, onlarla birlikte çalışacak.

DeepFleet ve benzeri yapay zeka sistemleri verimliliği daha da artıracaktır. Makine öğrenimi aracılığıyla sürekli optimizasyon, gerçek zamanlı süreç iyileştirme ve öngörülemeyen durumlara müdahale olanağı sağlayacaktır.

Çalışanlar değişikliklere hazırlanmak için neler yapabilir?

En önemli tavsiyemiz, sürekli eğitim ve yeni teknolojilere uyum sağlamaktır. Lojistik sektöründe çalışanlar, robotik ve yapay zeka sistemleriyle erken yaşta tanışmalıdır. Temel teknik bilgi, geleneksel mesleklerde bile giderek daha önemli hale geliyor.

Aynı zamanda, yaratıcılık, problem çözme ve kişilerarası iletişim gibi insan becerileri de değerli olmaya devam ediyor. Robotlar birçok görevi yerine getirebilse de, karmaşık kararlar ve yaratıcı çözümler hâlâ insan zekâsı gerektiriyor.

Yaşam boyu öğrenmeye istekli olmak, giderek daha önemli bir beceri haline geliyor. Becerilerini sürekli geliştiren ve yeni teknolojilere uyum sağlayanlar, otomasyona dayalı iş dünyasında bile iyi bir gelecek vaat ediyor. Amazon ve diğer şirketler, bu dönüşümü destekleyen yeniden eğitim programlarına büyük yatırımlar yapıyor.

Otomasyon hangi toplumsal zorlukları beraberinde getiriyor?

Lojistikteki yapay zeka devrimi, daha büyük bir toplumsal değişimin parçasıdır. Şirketler daha yüksek verimlilik ve daha düşük maliyetlerden faydalanırken, birçok çalışan belirsiz bir gelecekle karşı karşıyadır. Yüksek ve düşük vasıflı çalışanlar arasındaki artan eşitsizlik tehdidi gerçektir.

Siyaset ve toplum bu zorluklara yanıt bulmak zorundadır. Evrensel temel gelir, sürekli eğitim programlarının artırılması ve yeni iş örgütlenmesi biçimleri gibi kavramlar tartışılmaktadır. Toplumsal değişimi finanse etmek için otomasyona vergi uygulanması da tartışılmaktadır.

Yapay zeka ve robotik teknolojilerinin sağladığı üretkenlik kazanımları teorik olarak herkese fayda sağlayabilir. Asıl soru, bu kazanımların nasıl dağıtıldığı ve kaybedilen işlerle eşleşecek yeni istihdam fırsatlarının yaratılıp yaratılamayacağıdır.

İş kaybı endişeleri haklı mı?

Yapay zekanın neden olduğu büyük iş kayıplarına dair endişeler göz ardı edilemez, ancak gerçek daha karmaşık. Birçok geleneksel iş ortadan kalkarken, yenileri de ortaya çıkıyor. Dünya Ekonomik Forumu, 2030 yılına kadar 92 milyon işin ortadan kalkacağını, ancak 170 milyon yeni işin de yaratılacağını öngörüyor.

Asıl soru, yapay zekanın işleri değiştirip değiştirmeyeceği değil, bu değişimin ne kadar hızlı ve hangi biçimde gerçekleşeceğidir. Amazon gibi şirketler, dönüşümün çoktan başladığını gösteriyor. Çalışanlar ve toplum ne kadar erken uyum sağlarsa, zorluklarla o kadar iyi başa çıkılabilir.

Tarih, teknolojik devrimlerin genellikle uzun vadede daha fazla refah ve yeni işlere yol açtığını göstermektedir. Ancak kısa vadede önemli aksaklıklara neden olabilirler. İşin sırrı, geçiş sürecini sosyal açıdan kabul edilebilir kılmak ve kimseyi geride bırakmamaktır.

İnsan mı makine mi? Hayır, hem insan hem de makine!

Amazon'un bir milyon robotu, iş dünyasında bir dönüm noktası teşkil ediyor. DeepFleet gibi gelişmiş robotik ve yapay zeka sistemlerinin birleşimi, yalnızca lojistiği değil, tüm ekonomiyi dönüştürüyor. Bu teknolojileri benimsemeyen şirketler rekabette geride kalacak.

Çalışanlar için bu durum hem riskler hem de fırsatlar sunuyor. Öğrenmeye ve uyum sağlamaya istekli olanlar yeni olanaklardan faydalanabilir. Değişime direnenler ise zorlanacak. Mesaj açık: Gelecek, insanları ve makineleri ortak olarak görenlerin olacak.

Toplumun görevi, bu değişimi herkesin yararına olacak şekilde şekillendirmektir. Bu da eğitime, sosyal güvenliğe ve politikacılar, işletmeler ve çalışanlar arasında yeni iş birliği biçimlerine yatırım yapılmasını gerektirir. Teknolojik devrim ancak bu şekilde toplumsal ilerlemeye dönüşebilir.

 

Xpert.Plus Depo Optimizasyonu – Palet Deposu Tavsiyesi ve Planlaması gibi Yüksek Bay Deposu

 

 

Sizin için oradayız – tavsiye – planlama – uygulama – proje yönetimi

☑️İş dilimiz İngilizce veya Almancadır

☑️ YENİ: Ulusal dilinizde yazışmalar!

 

Konrad Wolfenstein

Size ve ekibime kişisel danışman olarak hizmet etmekten mutluluk duyarım.

iletişim formunu doldurarak benimle iletişime geçebilir +49 89 89 674 804 (Münih) numaralı telefondan beni arayabilirsiniz . E-posta adresim: wolfenstein xpert.digital

Ortak projemizi sabırsızlıkla bekliyorum.

 

 

☑️ Strateji, danışmanlık, planlama ve uygulama konularında KOBİ desteği

☑️ Dijital stratejinin ve dijitalleşmenin oluşturulması veya yeniden düzenlenmesi

☑️ Uluslararası satış süreçlerinin genişletilmesi ve optimizasyonu

☑️ Küresel ve Dijital B2B ticaret platformları

☑️ Öncü İş Geliştirme / Pazarlama / Halkla İlişkiler / Fuarlar

Mobil versiyondan çık