▶️ Kurum içi girişimcilik olarak bir startup: İçten dışa inovasyon - Pazar geliştirmede yeni yollar - Google'ın %20 zaman modeli
Dil seçimi 📢 X
Girişimcilik, start-up, start-up sahnesi veya start-up kültürü olarak da bilinen girişimcilik terimi, yeni organizasyonların kurulmasıyla ilgilenen bir ekonomi dalıdır.
Ancak girişimcilik sadece iş kurmanın ve kaynakları verimli kullanmanın ötesine geçiyor. Pazar fırsatlarının sistematik olarak belirlenmesi, yeni iş fikirleri bulunması ve bunların yenilikçi iş modellerine uygulanması gibi yaratıcı unsurları içerir. Bu girişimcilik faaliyetlerinin mutlaka bir mülkiyet işleviyle ilişkilendirilmesi gerekmez. Bu, girişimciliğin mevcut işletmelerde işletme sahibi olmayan kişiler tarafından da uygulanabileceği anlamına gelir; bu kavram iç girişimcilik olarak bilinir.
Almanca'da "girişimcilik" aynı zamanda bir ülkedeki tüm girişimcileri veya girişimcilerin sosyal sınıfını ifade eder, ancak küçük işletmelerden ayrımı genellikle belirsizdir. “Girişimci” terimi, yenilikçi, risk alan kurucuların özelliklerini tanımlamak için giderek daha fazla kullanılıyor. Bunun aksine, yenilikçi iş fikirleri olmadan, çalışanları olmadan ve büyüme potansiyeli olmadan işe başlayan bir kurucuya genellikle start-up adı verilir. “Start-up”, önemli bir büyüme elde etmek amacıyla ölçeklenebilir bir iş modeli için çabalayan yenilikçi bir şirketin erken ve geçici gelişim aşamasını tanımlar.
Kurucuların ve genç girişimciliğin başarısı, büyük ölçüde kapsamlı bir bölgesel start-up ekosistemine ve start-up dostu bir iklime bağlıdır. Bu, uluslararası bir karşılaştırmada, start-up eğitimi ve start-up desteğine yönelik hem devlet hem de özel girişimleri içerir.
Almanya'daki, Avrupa'da ve dünya çapındaki ortağınız
Almanya'daki, Avrupa'da ve dünya çapındaki ortağınız